CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep temasları kapsamında STK temsilcileri, muhtarlar ve kanaat önderleriyle bir araya geldi. Onat Kutlar Tiyatro Salonu’nda gerçekleştirilen etkinlikte dinlediği temsilcilerin konuşmalarını not alan Kılıçdaroğlu, ardından kürsüye çıkarak sorularını yanıtladı.
CHP olarak yoksullukla mücadele edeceklerini ve yoksulluğu bitirmenin yolunun aile nafakası uygulamasından geçtiğini belirten Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin 1971 yılında aile nafakası uygulamasını taahhüt ettiğini söyledi. Bu yasa 1971 yılında TBMM’den geçti. .Bugün yıl; 2023 ve 52 yıldır bu kanun çıkmadı. Çünkü yoksulluk siyasi olarak sömürülmektedir. Bu insan onuru için alışılmış bir şey değil. Bu program ile geliri olmayan veya geliri taban fiyatın altında olan ailelere destek verilecek. Ancak, eki banka hesabına yatırarak kimseyi yoksulluğuna maruz bırakmayacağız. Hiçbir ailede anne çocuğunu aç yatırmaz. Yoksul ailelerin elektriği, doğalgazı, suyu hiçbir zaman kesilmeyecek. Su, elektrik ve doğalgaz kesilince insanları susuzluğa, karanlığa ve soğuğa bırakıyorsunuz. Bu insan haklarına aykırıdır ve bunları sağlamak devletin görevidir.
‘KOMŞUMUZ DEĞER OLDUĞUNDA SESİNİ SESİNDE SÖYLEMEYİZ’
Adaleti önemsediklerini ve haksızlık karşısında sessiz kalmamaları gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, “Biz adalete değer veririz ama adaletsizliği yapanın iktidarda kalmasını sağlarız. Bu toplumun temel çelişkisidir. Haksızlıklara ‘Adalet’ diye bağırırız.Oysa komşumuza zulmedildiğinde sesimizi çıkarmayız.O zaman değil.Haksızlık karşısında dilsiz şeytan neden sussun.Susmayacağız. Haksızlık varsa; Ne olursa olsun ayağa kalkmak zorundayız. Haksızlığa izin verirsek medeni bir toplum olmayacağız, özgüven sahibi bir toplum olmayacağız. “Zalimler güçlüyken sesimizi yükseltemeyiz” dedi.
MAHTARLAR HAKKINDA YÖNETMELİK
İkili baro uygulamasının doğru olmadığını, iktidara gelmeleri halinde yasal tek baroya geçeceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, Avukatlık Kanunu ile ilgili konuları da aralarında komisyonların da yer alacağı komisyonlarda çözeceklerini kaydetti. sorunun muhatapları
Kılıçdaroğlu, muhtarlık sistemini aktif ve güçlü hale getireceklerini vurgulayarak, sosyal yardımların muhtarlar aracılığıyla dağıtılacağını söyledi. Muhtarların kamu görevi olduğunu, mahallelerini ilgilendiren konularda belediye meclislerinde söz ve oy hakkına sahip olmaları gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, mahalle muhtarlarının belediyeden pay alabileceği bir düzenleme yapacaklarını söyledi. emlak vergileri.
‘KÖYÜ HAVZA BAZLI PLANLAMA İLE ÇÖZECEĞİZ’
Köyden kente göçün önlenmesi için köylerde yaşayan kadın ve gençlerin sigorta yaptırılacağını ve primlerinin devlet tarafından ödeneceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Dolayısıyla köy boşaltılmayacak. Köyleri ve ürettikleri, alın teri döktükleri sigortalı olacak.Bu sayede hem emeklilik hakları olacak hem de sistem daha sağlıklı çalışacak.Çiftçilerimizden çok şikayet var.Köylerimize ziraat mühendisleri ve veterinerler atanarak. , halkımıza ne ekeceğini söyleyeceğiz. Havza bazlı planlama ile çiftçinin israf etmeyeceği bir model getireceğiz. Bu sistemle kırsalı ayağa kaldıracağız. Hollanda Konya’dan daha küçük bir ülke. Ama tarım ihracat 180 milyar dolara ulaştı Çiftçiyi toprağına rencide etmeyeceğiz Çünkü küsersen böyle olur Aç kalırız yabancıya muhtaç kalırız dedi.
‘UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE OLACAĞIZ’
Kılıçdaroğlu, uyuşturucu konusunu ilk dile getiren cumhurbaşkanı olduğunu ve bu mücadeleden taviz vermeyeceklerini söyledi.
Uyuşturucu gençlerimiz için büyük bir sorun. Türkiye’de her gelir grubuna göre ilaç satışı yapılıyor. Devlet nasıl oluyor da böyle bir felaket karşısında sessiz kalıyor? Nasıl oluyor da Türkiye’nin bütün sınırları yoldan geçen hanlara dönüyor? Güney Amerika’dan, Afganistan’dan uyuşturucu yağmur gibi geliyor. Hükümet çocukların zehirlenmesine nasıl sessiz kalıyor? Ortadoğu’nun en büyük uyuşturucu satıcısı hapisteyken nasıl oluyor da serbest kalıyor? Hiç bir uyuşturucu baronunun tutuklandığını gördünüz mü? Ne oldu, tacirleri yakalayacaksınız ama uyuşturucu tacirlerini yakalayamayacaksınız. İktidar sahipleri uyuşturucu baronlarıyla fotoğraf çektiriyorsa; ne vali, ne kaymakam, ne polis dokunuyor. Uyuşturucu baronları toplumun en zengin kesimleridir. Uyuşturucu parası Türkiye’ye gelsin diye özel kanun çıkardılar; ‘Vergi vermeyeceksin, parayı getir yeter’ dediler, ‘Savcı soruşturma yapmayacak, hakim kovuşturma açmayacak, yeter ki parayı getir’ dediler. Baronlar artık burada kara para aklaıyorlar. Şimdi Türkiye’de mafyalar hesaplaşıyor ve birbirini öldürüyor. Kim izliyor Güç izliyor. Bunları bildiğiniz halde iktidardakilere oy verirseniz gençliğe ihanet etmiş olursunuz. Yazık, günah. Bunlar bizim çocuklarımız. İktidara geldiğinde polise uyuşturucu baronlarını yakalaması talimatını vereceğiz. Ancak polisi arayan olursa fese kadar gideriz. Uyuşturucu baronlarıyla en aktif mücadelede polisin elini kolunu bağlamayacaksın. Mafyanın kök saldığı yerde sessizliğimizi sürdürürsek, küçük çocukların geleceğini yok ederiz. Bunun için çaba göstereceğiz.
Kılıçdaroğlu ayrıca ülkenin yeni cumhurbaşkanının parti üyesi olmayacağını, zirvede olacağını da belirtti. Anayasaya göre yemin edecek. Kazandıktan sonra partisinden ayrılacak ve partisiz başkan olarak yemin edecek. Cumhurbaşkanı devletin sigortası olacak. Bugün partili olabilir, seçildiğinde yemin etmeye gittiğinde partisiz başkan olacak.
